Fenerbahçe Kulübü temmuz ayı olağan yüksek divan kurulu toplantısı, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde gerçekleştiriliyor. Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, üyelerin kendisi için yaptığı eleştirilere cevap verdi. Vefa Küçük, “YKD’nın değerli üyeleri, bugün şahsıma, üstlendiğim göreve yönelik tenkitler oldu, hepsini saygıyla karşılıyorum. Yönetime yönelik tenkitleri başkan ve yönetim kurulu burada cevabını verir. Bir de gözümle aradım bulamadım söz almadı yine de Ali Ergun Vatan biraz da haddini aşan mail gönderdiği için mailinde bana yönelik suçlamaları 12 Temmuz’da gönderdi, 15 Temmuz’da cevap yazdım. ‘Haddini aşan suçlamalara katılırsan yüzüne, katılmazsan gıyabında cevaplayacağım’ dedim. Dün de kulübe 16.00’da faks çekerek bugünkü toplantının seçimli yapılmasına yönelik önerisi var ama kendisine olmasa da cevap vereceğim. Bugün katılan üye sayımız 184. Divan kurulu sayımız 3 bin 375. Aidatını yatıran ise 2 bin 900. Aidat konusu genel kurulun gündeminde yer almıştı. Yönetim kurulu, genel kurulda kendi teklifinin oylanmasını uygun görmüştü. Benim divanı yönetirken yapacağım bir şey yok. Usul ve teamüllere uygun yönettiğime inanıyorum. 109 imzalı 250 TL aidat olmasını isteyenler bize önerisini iletti. Ben 250 TL ve 500 TL olan aidat önerileri için teamül yoklaması yaptım. 250 ve 500 teklifleri birbirlerine yakındı. Ali Koç başkan gündem maddesinde kürsüye geldi ve söz verirken; ‘Ağanın eli tutulmaz başkan ona göre teklifini yap’ dedim. ‘500 TL reddedilirse ne olur’ dedi, ben de ‘teklif kabul edilmemiş olur, 50 TL devam eder’ dedim. 500 TL’yi söylerken tribünler kavga etsin istemedim. Başkanın sorusu üzerine verdiğim cevabın faturası bana geliyor. 500 TL’ye tepkisi olanların yönetime başkana değil de bana var. 250 de 500 de teamül yoklamasında yakın çıktı. Son sözü başkan söyledi ve ben de onu oyladım. Suçlamaları kabul etmiyorum” diye konuştu.
“O GÜNÜN ŞARTLARINA GÖRE YDK BAŞKANLIK SEÇİMİ 2022 NİSAN AYINA ERTELENDİ”
Koronavirüs salgını sebebiyle geçtiğimiz sene nisan ayından itibaren toplantıları online olarak yapmak mecburiyetinde kaldıklarını ifade eden Vefa Küçük, “Bu sene nisan ayı bizim görevimizin bittiği ve yeniden başkanlık seçimi yapılmasının ayıydı. Nisan ayındaki toplantının yapılması için Dereağzı’nı tercih ettik, sokağa çıkma yasağı o vardı. Salı ve çarşamba yapmak için valiliğe müracaat edildi. Gelen cevap; her bir üyeye 8 metrekare yer ayrılması lazım. 300 üyeden fazla katılım olmaması ve herkesin HES kodu olması lazım. 300 üye ile seçim yapsaydık ‘kendine oy verenleri topladı bize oy verecekleri almadı’ denirdi. Biz devletimizin koyduğu normlar üzerinden o günün şartlarına göre 2022 nisan ayına ertelendi. Ufuk Aydın diyor ki ‘tüzüğümüzde hüküm var.’ Bu yüksek divan kurulunu ilgilendirmiyor. 3 madde var ama böyle biz hüküm yok. 2 gün yapalım diyorsunuz ama tüzükte yok. Sizin sözleriniz tatminkar gelebilir ama tüzükte böyle bir uygulama yok. Statta yapalım ama 1 gün yapalım. 2 gün olması gayrihukuki” şeklinde konuştu.
“YÖNETİMDEN ADIMIN BU BİNAYA VE HAVUZA VERİLMESİNİ TALEP EDİYORUM”
Vefa Küçük, YDK Başkanlığına aday olan Nail Kır için konuşma hakkı verilmesinin teklif edildiğini ve ön sıralarda yer vermek istedikleri için konuşmacıların arasında aldıklarını ifade ederek, “4’üncü sırada yer verdik diğer arkadaşlar kızdı. Atilla Öztürk siz de başkan adayıydınız niye açıklamadınız. Benim dışımda bir diğer aday Nail Kır. Siz de aday olun, söz hakkı alın ilk sıralarda. Nail beyin adaylık açıklamasından sonra bugün seçim yapılmasına karar verilmesini istediler. Benden ve heyetimden daha iyi yapacak arkadaşlar varsa sizlerin oyları ile seçileceğiz. Ayten Salih ile ilgili 4 senedir önerilerimiz var. Benim adımı ve büstümü indirdi bu kulüp. Ben de kendi adımı hem bu binaya hem de havuza verilmesini yönetimden talep ediyorum. Bugüne kadar tevazu gösterdik de ne oldu. 1996 yılında kendi öz paramla kimsenin katkısı olmadan bu kulübü harabe binadan yönetilirken o binayı yapıp kulübe hediye ettim. Benim büstüm 1998 seçiminden 6 ay sonra kaldırıldı” dedi.
“13’ÜNCÜ KEZ GENEL KURULU YÖNETTİM”
Vefa Küçük, kendisini en çok yaralayan konunun ise genel kurulları yönetmesi ile ilgili gelen tepkiler üzerine olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Beni en çok yaralayan kısımdan başlamak istiyorum. ‘Yeter artık genel kurullara abone oldun, hep sen mi yöneteceksin bırak aboneliği’ diyor. Ali Ergun Vatan sen bu sözünle genel kurul üyelerine hakaret ediyorsun. Ben aboneyim ya hani, başkanlar bana abone aslında. 2015 yılında Aziz Yıldırım ile Hulusi Belgü adaydılar. 2018 yılında Ali Koç ile Aziz Yıldırım adaydı. İşte Ali Koç burada önce beni aradılar Semih Özsoy’un kulağı çınlasın, benim yönetmemi istediler. Adam utanır bunu yazmaya. Ben abone değilim başkan adayları bana abone. 13’üncü kez genel kurulu yönettim, en son kongrede bu kabahatse kabul ediyorum. Ali Ergun Vatan hadsizliğini lütfen kabul et ukalalık yapma. 2900 üyemizin aidatını yatırmak suretiyle YDK katılma hakları var. Tüzüğümüze göre seçimler nisan ayında olur. Yine tüzüğümüze göre yönetim kurulunun olağanüstü kongreye çağırma hakları var. Üyelerin 3’te 1’inin imza toplayıp olağanüstü toplantıya çağırma hakkı var. Buyurun getirin imzaları yarın yapalım.”